11 Ağustos Pazar günü Beşiktaş’ta aşırı hız yapan cip sürücüsü Furkan Dağlı, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce park halindeki araçlara sonra da Dila Kıraslı'ya çarptı. Dağlı, takla atan araçtan çıkıp, yardım çağırmadan kaçtı. Yaralanan Kıraslı, çevredekilerin yardımıyla hastaneye kaldırıldı. Olayın ardından Dağlı'nın, Dağlı Otel ve Turizm şirketinin sahibi olduğu öğrenildi.
Furkan Dağlı'nın 31 suç kaydı bulunduğu ve savcılığa dahi uğramadan serbest kaldığı bilgisi dikkat çekti. Ancak skandalın ortaya çıkmasıyla Dağlı tekrar gözaltına alındı ve savcının ek gözaltı talebinin ardından tutuklandı. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepki yarattı.
Olayın üzerinden 4 ay geçtikten sonra, 27 Kasım'da görülen davada Furkan Dağlı'nın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verildi. Dağlı'nın ehliyetine el konulması, olayın ciddiyetini artırdı. Bu süreçte, Dila Kıraslı'nın sağlık sorunları hala devam etmekte.
Dila Kıraslı ve avukatı, süreci yakından takip edeceklerini belirtti. Kıraslı, SÖZCÜ'ye yaptığı açıklamada, 'Kazadan kaynaklı sağlık problemlerim devam ediyor, konu yargıda. En adil kararın verilmesini umut ediyorum' ifadelerini kullandı. Bu açıklamalar, olayın mağduru olan Kıraslı'nın yaşadığı zorlukları gözler önüne serdi.
Dila Kıraslı, tahliyeye rağmen kendisine geçmiş olsun dilemek veya pişmanlığını belirtmek için ulaşan kimse olmadığını ifade etti. Bu durum, toplumda büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Kıraslı, 'Bu da oldukça düşündürücü' diyerek yaşadığı duygusal durumu dile getirdi.
Olayın ardından yaşanan gelişmeler, adalet sisteminin işleyişi hakkında tartışmalara neden oldu. Dila Kıraslı'nın yaşadığı sağlık sorunları ve Furkan Dağlı'nın tutuklanması, kamuoyunda geniş yankı buldu. Bu süreçte, adaletin ne kadar sağlandığı ve mağdurların haklarının ne ölçüde korunduğu sorgulanmaya devam ediyor.